Şimdi herkes namuslu oldu!

"OLGUN PEKER İLE ARKADAŞIZ"

Mahkeme Heyeti Başkanı Mehmet Ekinci, cuma gününe kadar tutuksuz sanıkların savunmalarını alacaklarını belirterek, cuma günü de talepleri değerlendireceklerini söyledi. Yazılan müzekkerelere cevap geldiğini ifade eden Ekinci, gelen cevapların uzun olması nedeniyle duruşmada okumayacaklarını kaydetti. Duruşmada savunması alınan tutuksuz sanık Erkan Korkmaz, sanıklardan Olgun Peker ile arkadaş olduklarını ancak aralarında örgütsel bağlamda bir ilişkinin olmadığını belirtti.

"20 BİN TL BORÇ ALDIM"

Hakkındaki Olgun Peker'den 20 bin TL aldığı yönündeki iddiaya değinen Korkmaz, ''Bu parayı borç için aldım. O günlerde işim kötü gidiyordu. Sonra aldığım borcu geri ödedim. İddia edildiği gibi bir şike veya teşvik parası değildir'' dedi. Mahkeme Başkanı Ekinci'nin, ''Sedat Peker ile ilişkini açıklar mısın?'' diye sorduğu Korkmaz, Sedat Peker'in yasal vasisi olması nedeniyle Peker'i cezaevinde haftada bir ziyaret ettiğini söyledi. ''Sedat Bey'e selam getirir selam götürürüm. Bir de bazı mektuplar getirir götürürüm'' diyen Korkmaz, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek beraatini talep etti.

YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMİ ALINDI

Tutuksuz sanık Ali Yıldırım'ın savunmasının alınmasıyla devam eden duruşmaya, CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanı Murat Özaydınlı'nın da aralarında bulunduğu bazı Fenerbahçeli yöneticiler de izleyici olarak katıldı. Bu arada, duruşma nedeniyle İstanbul Adalet Sarayı'nın içi ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Salona önceki duruşmalarda olduğu gibi sadece ana bloktan giriş sağlandı. Salona geçiş yapılan diğer koridor ve geçişler güvenlik gerekçesiyle kapatılırken, asansörlerin de bu katta durması engellendi. ''Futbolda şike'' davasının tutuklu sanıklarından Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, ''Bu dava sonrası zaten herkes namuslu oldu, bir biz namussuzuz'' dedi.

VEDERSON İLE OFİSİMDE GÖRÜŞTÜM

Çağlayan'daki İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada savunması alınan tutuksuz sanıklardan Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Alaeddin Yıldırım, iddia edilen Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütünü ve söz konusu örgüte üye olduğu iddialarını kabul etmediğini belirterek, ''Bu suçlama, akla ve mantığa aykırıdır. Görev yaptığım Fenerbahçe Kulübü'nde durum ortada. Haksız kazanç denilen paralar federasyondan alınan paralardır. 107 yıllık Fenerbahçe Kulübü, Cumhuriyet'in gözbebeğidir. Eskişehirspor-Fenerbahçe maçıyla ilgili olarak İlhan Ekşioğlu ile görüştüğüm iddiaları doğru değildir. İlhan Ekşioğlu, Bülent Uygun'un o maçtan 1 ay önce bir Fenerbahçe maçını izlemek istediğini söyledi. Konuşma bununla ilgilidir'' dedi. Fenerbahçeli eski futbolcu Gökçek Vederson'la ilgili Samet Güzel ile yaptığı konuşması sorulan Yıldırım, ''UEFA kriterlerine göre yıl sonunda kulüplerin alacak vereceği kalmaması gerekiyordu. Vederson'un da bir imzası eksikti. Kulüpler arasındaki itilaf nedeniyle ofisime çağırdım, görüştüm'' yanıtını verdi. Mahkeme Başkanı Ekinci'nin ''Neden telefonda ismini söylemek yerine 'O arkadaş' diyorsun?'' sorusuna Yıldırım, ''Yapı olarak öyle konuşurum'' cevabını verdi. İddianamede hakkındaki iddiaları reddeden Yıldırım, beraatini talep etti.

Tutuksuz sanık Doğan Ercan da, 15 yıllık menajer olduğunu ve ailesini bu işle geçindirdiğini belirterek, işi gereği kulüp başkanları aradığını söyledi. ''Trabzonspor'un, Gençlerbirliği'ne teşvik primi teklif ettiğini veya aldıklarını hatırlamıyorum'' diyen Ercan, hakkındaki iddiaları reddetti.

DAVA SONRASI HERKES NAMUSLU OLDU

Duruşmada söz alan tutuklu sanıklardan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, bazı sanıkların savunmasına bir şey eklemek istediğini belirterek, ''Bazı arkadaşlar doğru bildiklerini heyecandan yanlış anlatabiliyorlar. İlhan Cavcav'a Trabzonspor Kulübü'nden teşvik primi yapılabileceğini duyduk. Doğan arkadaş da bunu öğrenmeye çalışıyordu. Biz de Trabzonspor'un yapacağı teşvik ve şike girişimi ile ilgili inceleme yaptık'' dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, ''Siz Trabzonspor'un her şike ve teşvik primi girişimlerini önleme merkezi mı kurdunuz?'' sorusuna Aziz Yıldırım, ''Bir şekilde bize bilgi geliyordu. Dava sonrası zaten herkes namuslu oldu, bir biz namussuzuz'' yanıtını verdi.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanvekilliği görevinden bir süre önce istifa eden tutuksuz sanık Göksel Gümüşdağ, 2011 Mayıs ayına kadar İstanbul Büyükşehir Belediyespor'da başkanlık görevini yürüttüğünü daha sonra federasyona geçtiğini anlattı.

Gümüşdağ, iddiaların hiçbirine katılmadığını belirterek şunları söyledi:

''İBB-Fenerbahçe maçında şikeye göz yumduğum iddia ediliyor. Kabul etmiyorum. Bu iddia için delil olan tapeler Sivasspor ve Bucaspor ile ilgili yaptığım telefon görüşmeleridir. Bu maçla herhangi bir ilgisi yoktur.

"SEN NİYE ÖLÜP ÖLÜP DİRİLİYORSUN!"

İddianamede yer alan Fenerbahçe-İBB maçı ile ilgili iddialara değinen Gümüşdağ, ''Aziz Yıldırım ile sık görüşmemiz son derece normaldir. Birlikte kulüpler birliğinde görev yapıyoruz. İstatistiklere göre, İBB Spor, Fenerbahçeyi en çok yenen takımdır. Bu da şike girişiminde hiçbir şekilde bulunulmamasının en büyük göstergesidir'' dedi. Mahkeme Başkanı Ekinci, Gaziantep-Fenerbahçe maçı ile ilgili Gümüşdağ'ın tape kayıtlarını okudu. Başkan Ekinci'nin, ''(konuşmanda) Fenerbahçe maçında sen niye ölüp ölüp dirildiğini söylüyorsun. Senin o tarihlerde TFF'de görevin yoktu. Neden böyle bir konuşma yapıyorsun?'' sorusuna Gümüşdağ şu yanıtı verdi:

''Maçlarda hakem hataları vardır. O maçta çok kötü yönetilmişti. Bununla ilgili TFF'ye sürekli saldırılar olur. Ben TFF'de değilim ama gayri ihtiyarı bu konuşmaları yapmışız. Mahmut Özgener benim arkadaşımdır. Kulüp başkanları genelde federasyonu arar neden bu kadar kötü maç yönetiliyor diye sorarlar. Ben çok gördüm. Devre arasında bile federasyon başkanını arar sorarlar.''

İBB'nin 6 yıldır Süper Lig'de hocasıyla ve kulüp yapısıyla doğru model olduğunu ifade eden Gümüşdağ, "İBB, UEFA kriterine uygun 6 kulüpten birisidir, 5.5 yıl kulüp başkanlığı yaptım. İBB-Fenerbahçe maçı ile ilgili iddianamede adımız geçiyor. İBB, Fenerbahçe'yi her zaman yenmiştir. Hatta 'Belediye görevde', 'Belediye temizlik yaptı' diye espriler yapılır" dedi.

"TRABZON MAÇINI KİMSE SORMUYOR"

Galatasaray'ın kongre üyesi olduğunu ifade eden Gümüşdağ, "Aziz Yıldırım ile yakınlığım bugün değil ki kulüp başkanı olduğundan beri tanıyorum. Bizim Fenerbahçe maçında bütün futbolcularımız tam kadro oynadı. Biz Beşiktaş ile kupa finali oynadıktan sonra gece geç saatlerde İstanbul'a döndük. Ertesi günü takım izinliydi ve bir antrenman ile Trabzon maçına çıktık. Trabzon maçına takımın yüzde 70'i gitmedi. Hatta bende Sadri Şener'i aradım, gelemeyeceğimi söyledim. Sadri Şener de bana 'iki takımın da başkanlığını yaparım' dedi. Biz 4 hafta önce Fenerbahçe maçını tam kadro çıkmışız ama Trabzon maçına takımın yüzde 70'i gitmemiş ama Trabzon maçını kimse sormuyor. Oysaki ben Trabzonspor'u yensem Fenerbahçe yüzde yüz şampiyon, ben burada olmayı hak etmiyorum" diye konuştu.

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, "Kupa önemli olduğu için Fenerbahçe maçında 'sıkmayın' dediniz mi?" sorusuna ise Gümüşdağ, "Öyle bir şey demedim" dedi.

"BUNUN ADI DURUŞMADAN SIVIŞMADIR"

Duruşmada söz alan sanık Mecnun Otyakmaz'ın avukatı Serhat Çetin, Gümüşdağ'a, Aziz Yıldırım tarafından müvekkiline şike ya da teşvik konusunda herhangi bir bilgisinin olup olmadığını sordu. Gümüşdağ da bunun üzerine, ''Kulüpler Birliği gündemini belirlemek için toplanırız. Aziz bey ve Mecnun bey bilet hakkında konuşuyorlardı. Şikeyle alakalı bir şey duymadım. beraatımı talep ederim'' yanıtını verdi. Mahkeme Heyeti Başkanı Ekinci, verilen aralardan sonra bazı tutuksuz sanıkların duruşmaya gelmemesine dikkati çekerek, ''Tutuksuz sanıkların salondan izinsiz ayrılması duruşmadan sıvışmadır. İzinsiz ayrılanlar hakkında işlem yaparız'' uyarısında bulundu. Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi. Aranın ardından duruşmaya İlhan Çelikay, Korcan Çelikay, Samet Güzel ve Serkan Acar'ın savunmalarıyla devam edildi.

ŞİKE YAPSA, ARABAYI KREDİYLE Mİ ALMAK İSTERDİ!

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmanın öğleden sonraki oturumunda tutuksuz sanık İlhan Çelikay'ın savunmasına geçildi. Çelikay, Sivasspor'un kalecisi olan kardeşi Korcan Çelikay'a şike konusunda yardım ettiği yönünde iddialar olduğunu belirterek, "İddiaları kabul etmiyorum. Yusuf Turanlı ile yaptığım telefon görüşmesinde Fenerbahçe'nin Sivasspor'u yeneceğini söylüyorum. 16'da 15 yapmış bir takıma yenecek demek şike ile bağdaştırılamaz. Ben Sivasspor maçından sonra keşke Stoch'un şutunu yeseydi, kendi hatasından gol yemeseydi diyorum. Ne kardeşim ne de ben bu iddiaları kabul ediyoruz. Araba mevzusuna gelince... Korcan, Beşiktaş'tan Sivasspor'a kiralandı. Oraya gittikten sonra da 'Bir araba alabilir miyiz?' dedi. Korcan internetten araba bakıyordu, bana da 'Git şu arabaya bak' diyordu. Arabayı krediyle almak istedik. Şike olsa niye krediyle alalım?" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, "Korcan şike yapsa sana söyler miydi?" diye sordu. İlhan Çelikay da, "Bilmiyorum onun bileceği

iş. İnsan bazen olaylara ailesini katmak ister ya da istemez. Biz bu iddiaları kabul etmiyoruz. Eğer şike yapsaydı ben Korcan'ın şike yaptığını hissederdim" diye karşılık verdi.

HATALI BİR GOL YEDİM VE KARŞINIZDAYIM

İlhan Çelikay'ın ifadesinin ardından Sivasspor'un kalecisi olan kardeşi Korcan Çelikay'ın savunmasına geçildi. Korcan Çelikay savunmasında, "Sivasspor-Fenerbahçe maçında hatalı bir gol yedim ve sonuç olarak karşınızdayım. Bu maçtan önce başka bir maçta böyle bir gol yeseydim kötü kaleci olacaktım. Şike çok iğrenç bir kelime, bunu kabul etmiyorum. Benimle ilgili ne pazarlık söz konusu ne de bir teklif var. Yusuf Turanlı ile maddi-manevi birçok konuda görüştüm. Beşiktaş'a gitmemle ilgili Yusuf Turanlı ile

görüştüm. Eğer Beşiktaş'a döneceksem ücretime zam olsun diye konuştuk" diye konuştu.

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Ekinci, Çelikay'a, "Sen 'Yukarıda bir film çevrildi, kabak bize patladı' dedin mi" diye sordu. Çelikay ise, "Emniyette tanımadığım kişilerin konuşmaları soruldu. Ben de bunları tanımadığımı söyledim. Daha sonra sorgulamamın ardından bir polisle konuştum. Gerçekten bunlar olmuş mu diye sordum. O da 'Evet olmuş, bizim yorumumuz böyle' dedi. Ben de 'Atlar tepişir, eşekler ezilir, biz de eşek olmuşuz' dedim" diye konuştu.

EKİNCİ: BİZDEN DAHA UZMAN BİR MAHKEME YOK

Daha sonra üye hakim Çelikay'a, "Sivasspor-Fenerbahçe maçında birinci golü kimin attığını hatırlıyor musun?" diye sordu. Çelikay ise hatırlamadığını söyledi. Bunun üzerine üye hakim, "Sanki o pozisyonu defalarca izleyince topa elin gitmek istemiyor gibi" deyince duruşma salonundan tepkiler yükseldi. Araya giren Mahkeme Başkanı Ekinci, "Yani şunu soruyoruz, ilk yediğin golde kasıt var mı?" diye sordu. Korcan Çelikay ise, "Kasıt yok. Benzer golü Volkan Demirel de yedi. Topa beklenmedik bir şekilde vurdu.

Kesinlikle kasıt yok. Bana herkes ikinci golü soruyordu, ilk defa ilk golü soran birini gördüm" dedi.

Daha sonra sanık avukatları duruşmada sürekli futbol terimleriyle konuşulduğunu belirtince Mahkeme Başkanı Ekinci, "Şu anda bizden daha uzman bir mahkeme yok bu konuda" diye konuştu.

VEDERSON İLE BELGEYLE İLGİLİ GÖRÜŞTÜK

Duruşmada Çelikay'ın ardından savunmasını yapan kaleci antrenörü Murat Öztürk ise beraatini istedi.

Tercüman Samet Güzel de savunmasında, "Benim görevim Brezilyalı futbolcularla bağlantıyı kurmak, problemlerini çözmek. Bana isnat edilen suç Trabzonspor-Bursaspor maçında Vederson ve Sercan Yıldırım aracılığıyla teşvik primi verilmesi. Ben Sercan Yıldırım'ı yeşil sahalar haricinde hiçbir yerde görmedim. Gökçek Vederson da bizim kulübümüzde oynmamış, iyi bir dostum. TFF, kulüplerden hiçbir futbolcunun alacaklarının olmadığına dair bir belge istiyordu. Vederson belgeyi imzalamamıştı. Alaattin Yıldırım,

bana 'Vederson'u arayarak belgeyi imzalamasını ister misin' dedi. Olay bu" diye konuştu.

Güzel, telefon tapeleriyle ilgili de, "O konuşmalar Brezilya'dan transferi yapılacak 3 futbolcuyla alakalıydı" dedi.

USULSÜZ BİR ŞEY YAPILMAMIŞTIR

Tutuksuz sanıklardan Fenerbahçe Spor Kulübü Genel Müdürü Serkan Acar ise kulüplerinin yasa dışı örgüt olarak adlandırılmasının en yaralayıcı hakaret olduğunu vurgulayarak, "Bunları asla kabul etmiyoruz. Fenerbahçe Kulübü hiçbir şekilde usulsüz bir şey yapmamıştır. TFF'den alınan paranın şike olarak kullanılması söz konusu değildir. O paralar Topuk Yaylası için kullanılacak paralardır ve görüşmeler de o görüşmelerdir" şeklinde konuştu.

ADALI: İBRAHİM AKIN'A NEDEN AT HEDİYE EDEYİM

''Futbolda şike'' davasının tutuksuz sanığı Beşiktaş Jimnastik Kulübü (BJK) eski yöneticisi Serdal Adalı, ''İbrahim Akın'a at hediye etmem söz konusu bile değildir. Çünkü değil Türkiye Kupası, bana UEFA Kupasını dahi verseler o atımı vermem'' dedi.

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada ifade veren tutuksuz sanık Serdal Adalı, İstanbul Büyükşehir Belediyespor henüz rakipleri değilken transfer çalışmalarını başlattıklarını belirterek, 2011 Mart ayı sonlarında Tayfur Havutçu'dan transfer listesini istediklerini anlattı. İstedikleri söz konusu listede futbolcular

İbrahim Akın, İskender Alın'ın da isminin bulunduğunu söyleyen Adalı şöyle devam etti:

''Henüz İBB rakibimiz bile değildi. Protokol Müdürümüz Ahmet Ateş'ten Yusuf Turanlı'nın telefonunu bulmasını istedim. Turanlı'nın aynı zamanda İbrahim Toraman'ın menajeri de olduğunu o sırada öğrendim. Turanlı ile Bursa'da olduğumuz sırada otelde görüştük. Şike yapmak için menajeri, taraftarın ve gazetecilerin olduğu otele alır mısınız?

Bu görüşmede Turanlı bana, 'transfer olursa İbrahim Akın'a bir at hediye edersin' diye şaka amaçlı bir ifade kullandı. Ancak şaka dahi olsa nasıl cevap verdiğimi kendisi iyi bilir. İbrahim Akın'a at hediye etmem söz konusu bile değildir. Çünkü değil Türkiye Kupası, bana UEFA Kupasını dahi verseler o atımı vermem.''

Türkiye'nin en iyi at yetiştiricilerinden biri olduğunu söyleyen Adalı, ''150 atımız var, iddianamede adı geçen atı kendime ayırmıştım. Kaldı ki atımın adını dahi yanlış yazmışlar. Ayrıca emniyet görevlileri her şeyi takip etmişler. Atı hediye ettiğimi iddia edenler neden takip etmediler?'' dedi.

''Savcıya kim gittiyse aklı dumura uğruyor''

Mahkeme Başkanı Ekinci'nin, ''Başkan'a rağmen transfer yapılabilir mi? Yıldırım Demirören tanık olarak verdiği ifadesinde İbrahim Akın'ın kendi döneminde at ve kumar merakı yüzünden kulüpten gönderildiğini söylemiş'' sorusuna ise Adalı, ''Ben futbol şubesinde tek yetkili olacağımı şart koşmuştum. Kulağa garip gelebilir ama Başkan ile bizim ilişkimiz böyleydi. Simao transferinden Demirören'in futbolcu otele gelince haberi oldu. Mukaveleyi kendi imzalamıştır'' dedi.

Başkan Ekinci'nin, ''Demirören niye böyle dedi?'' sorusuna ise Adalı, ''Maalesef savcıya kim gittiyse aklı dumura uğruyor'' yanıtını verdi.

Türkiye Kupası finalinde Beşiktaş-İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçının penaltılarla bittiğini hatırlatan Adalı, ''Nasıl şike olur? Şikeye ilişkin tapeler de açık, şüpheli tek ifadem yok. Eğer atı verdiğim iddia ediliyorsa, söz konusu maçtan 2 ay sonra tutuklandım. Neden bu süreçte atı vermedim? Kimseye ve hiçbir futbolcuya şike teklif etmedim'' ifadelerini kullandı.

Suçsuz yere 5 ay cezaevinde yattığını söyleyen Adalı'nın, ''Masum olduğum halde cezaevinde kalmak beni kahretti. Suç işlemiş olsam ağrıma gitmezdi'' ifadesini kullandığı sırada duygulandığı görüldü.

HAVUTÇU: "VİCDANIM RAHAT ÇÜNKÜ BU SUÇU İŞLEMEDİM''

Tutuksuz sanıklardan BJK Futbol Takımları Genel Direktörü Tayfur Havutçu ise 5 telefon görüşmesi nedeniyle 5 ay cezaevinde yattığını savundu.

Söz konusu telefon görüşmelerinin hepsinin sanıklardan Yusuf Turanlı ile olduğunu belirten Havutçu, bu görüşmelerin hiçbirinde suç unsurunun bulunmadığını, şike yapıldığı iddia edilen maçın penaltılar sonucunda bittiğini kaydetti. Futbol hayatı boyuncu ahlak ve dürüstlükten hiç ayrılmadığını söyleyen Havutçu, şike gibi ağır bir suçu asla kabul edemeyeceğini belirterek şöyle devam etti:

''Savcı Bey, şike konusunda yanlış teşhiste bulunmuş. İbrahim Akın ve İskender Alın maçın en iyi oyuncularıydı. İbrahim'in söz konusu maçta bir golü ve asisti var. İskender Alın da bir gol atmıştı ancak hakem tarafından sayılmadı. Bu oyuncularla söz konusu maçta şike yaptığım iddia ediliyor. Nasıl oynadıkları ortadadır. Üzerime bu lekeyi yapıştıranları Allah'a havale ediyorum. Her ne kadar sanık sıfatıyla karşınızda bulunsam dahi vicdanım rahat çünkü bu suçu işlemedim.''

Hakkındaki bütün suçlamaları reddeden Havutçu, beraatini talep etti. Tutuksuz sanıklar Ahmet Ateş ve Tuğrul Çağrı Özer de haklarındaki suçlamaları reddederek, beraatlerini talep ettiler.

Mahkeme Başkanı Ekinci, savunmalara ara vererek duruşmayı yarına erteledi. Bugünkü duruşmada 16 tutuksuz sanık ifade verdi.