• 219
    chievo

    sonunda büyük bir değişim geçirmeyi başardı ama iyi mi oldu kötü mü bilmiyorum. önce kötü yönünden başlayayım. bir kere inglese'yi kaybettiler ki chievo'ya iki beden büyük bir golcüydü kendisi zaten. yerineyse geçen sezon nantes'dan kiralayıp bu sezon bonservisini aldıkları stepinski'yi monte ettiler. ligin ilk maçında juve'ye golünü attı ama kağıt üzerinde tabii ki bir inglese değil. ayrıyeten adamakıllı bir yedeği de yok. aslında chievo'da yedek diye bir kavram yok. çok dar bir rotasyonları var. çünkü hem ilk 11'den hem de yedeklerden çok oyuncu kaybettiler. defansta dört beş senelik ezber oyuncularının hepsi değişti; jaroszynski'den başka sol bekleri yok, stoper yedekleri hep toy. orta sahadan castro ve bastien gitti, torino'dan obi'yi aldılar. duruma iyi yanından bakacak olursak stepinski'nin yanındaki birsa ve giaccherini klas adamlar. orta sahaları da (as oyuncular) kendi çaplarındaki takımlara göre bir tık iyi. bir de kalecileri sorrentino şayet günündeyse insanlıktan çıkabiliyor, inanmayan ronaldo'ya sorabilir.

    takımı 4 sezon çalıştıran rolando maran'ın yerine getirilen altyapı hocası lorenzo d'anna, maran'a göre daha ofansif oynatıyor takımı ve iyi de yapıyor. şanssızlığı şu ki bu sezonun ilk iki maçı juventus ve fiorentina'ya karşıydı. ilkini 3-2, ikincisini 6-1 kaybettiler. sonuç olarak ligde kalmak asli hedefleri olacaktır. bunu da stepinski'nin performansı ve sakatlıkların takıma edeceği etki belirler.

    --------giaccherini - stepinski - birsa---------

    --------hetemaj - radovanovic - obi----------

    -jaroszynski - bani - tomovic - cacciatore---

    ------------------sorrentino-------------------

    frosinone

    ligin çiçeği burnunda ekibi. playoff'ta palermo'yu elerlerken kontrayı kesmek için sahaya top atmak da dahil olmak üzere her türlü pisliğe başvurmalarından dolayı o çiçeğin burunlarına kaçmasını da çok istiyorum doğrusu ki bu kadrolarıyla kendilerini bekleyen son da o zaten.

    birkaç sezondur en önemli oyuncuları konumundaki sağ açıkları ciano'yu muhafaza etmeleri ve üstüne geçen sezon fiorentina'nın kalesini koruyan sportiello'yu atalanta'dan, beklenen patlamayı yapamayan wonderkid pinamonti'yi inter'den kiralamaları hep iyi işlerdi. bir diğer iyi işleri ise adı her transfer döneminde bizle anılan joel campbell'la hücum hattını güçlendirmek oldu ki buna ihtiyaçları vardı. savunma konusunda zaten iyiler(di). özellikle kendi evlerinde hem zor gol yiyen hem zor yenilen bir takım, sadece 2 mağlubiyetleri vardı.

    devam edelim. torino'da 35'lik molinaro'yla, udinese'den 34'lük hallfredsson'u bu yaz bedelsiz olarak aldılar. almalarıyla ilk 11'e koymaları da bir oldu bu dedeleri.

    başka takviyeler de var ama düşmesi en olası takımlardan biri frosinone.

    empoli

    geçen sezon serie b'yi parçalayan empoli, bana hep sempatik gelen bir takım olmuştur. sarri döneminin de bunda etkisi büyüktür. şu anki hocaları olan andreazzoli de iyi bir hoca. kendisi zamanında spalletti'nin de yardımcısıydı.

    önce transferlerden başlayalım. en dikkat çekici transferleri kuşkusuz ki palermo'dan 9 milyon avroya aldıkları 22'lik la gumina oldu. (giden alfredo donnarumma'nın yerini doldurup dolduramayacağı meçhul.) orta sahaya torino'dan düz adam acquah geldi. milan'dan benim beğendiğim futbolcular arasında yer alan antonelli'yi ve sampdoria'dan matias silvestre'yi bedelsiz olarak kadrolarına kattılar. vitaminsiz salih'i de fener'den kiralayıp bir deneyelim, dediler galiba.

    geçen sezon takımda birçok dikkat çeken adam vardı. bunların başındaysa 19'luk bennacer geliyordu. ileride daha büyük bir takıma sıçraması muhtemeldir. onun gibi geleceği parlak bir diğer oyuncu ise trequartista'ları zajc. geçen sezonun en fazla asist yapan ismiydi. bu sezon da asistlerine devam ediyor. geçen sezon 26 gol atan caputo halen ellerinde olsa da yukarıda belirttiğim gibi 21 gol atan donnarumma'yı kaybettiler.

    bir şekilde ligde kalabilirler diye düşünüyor ve ümit ediyorum.

    parma

    çar çakalların elinde tükenip giden, kupaları açık artırmaya düşen, 4 lig birden düşürülen parma'nın bu kadar çabuk toparlanacağını hayatta düşünmezdim ama iyi ki geldiler, serie a'yı bir kat daha lezzetlendirdiler. gerçi aptalca bir mesajlaşmadan dolayı neredeyse tekrar küme düşürüleceklerdi ama bereket yırttılar.

    kadrolarını da iyi kurdular doğrusu. inter'den dimarco, biabiany, bastoni üçlüsünü getirdiler. napoli'den sepe, inglese ve grassi kiralandı. gervinho çin'de dahi olsa gidip alınız, sözünü de yerine getirdiler. soru işareti olarak duran tek hamleleri 36'lık bruno alves'i almaları oldu ama neyse, frikik filan atar belki.

    takımın özellikle hücum hattı çok iyi. chievo bölümünde bahsettiğim inglese'yi paraya kıyıp 3 milyon avroya napoli'den kiraladılar ki iyi bir santrfor, serie a'da kalmanın asli şartıdır. üstelik biabiany ve gervinho'yu alarak yeri gelince kontraya çıkacak, yeri gelince inglese'yi besleyecek kanatları da tesis ettiler. (son anda neredeyse karamoh'u da kiralayacaklardı ama son anda yattı.)

    orta sahada grassi, stulac ikilisi çok sağlam duruyor. defans hattındaki alves, gagliolo, dimarco ve kaleci sepe de idare eder isimler. (stulac'a dikkat)

    tabii gönül isterdi ki efsane kaptanları lucarelli bir sezon daha oynasın, yedekten de olsa arada bir o formayı giyebilsin ama emekli oldu bir kere. forma demişken parma'nın bu sezonki formaları birbirinden şık.

    --------biabiany - inglese - gervinho-------------

    -----------grazzi - tulac - rigoni------------------

    -gobbi - gagliolo - bruno alves - gazzola--------

    ---------------------sepe---------------------------

    spal

    geçen sezon işleri kolaydı. ligde kalma yarışındaki rakipleri benevento, verona filandı ama bu sezon daha dişli rakiplerle yarışacaklar. yine de bu sezon ilk 2 maçı kazanıp 6 puanı cebe koydular bile.

    devre arasında kiraladıkları kurtic'in bonservisini aldılar ki çok iyi transfer. aynı şekilde yine atalanta'dan petagna'yı kiralayarak hayreti mucip bir hamle daha yaptılar. ikisi de banko 11 oyuncusu. lazzari de halen ellerinde, serie c'den beri hem de maşallah.

    -----------paloschi (petagna) - antenucci-----------

    -fares - schiattarella - kurtic - viviani - lazzari-----

    ---------------felipe - vicari - cionek-----------------

    -----------------------gomis--------------------------

    udinese

    pozzo'lar nihayet watford'dan fırsat bulup udinese'yle ilgilenebildiler. geçen sezonki o bombok performans sonucu bu değişim gereklilikten çıkıp bir şart haline gelmişti. önce sampdoria'nın sportif direktörü prade'yi getirdiler sonra da halihazırda serie a'nın tek yabancı hocası olan 36'lık velazquez'e hocalık koltuğunu teslim ettiler.

    zaten fena olmayan kadrolarını güçlendirmeyi de ihmal etmediler. juve'nin kiralayarak istihdam ettiği ve büyük ümit bağladığı madragora'yı 20 milyona satın aldılar. (juve elbette geri alma maddesi koydurdu sözleşmeye.) mandragora, barak, fofana üçlüsüyle taş gibi orta saha kurulur.

    forvetteki lasagna geçen sezon iyiydi. solunda de paul, sağında pussetto veya machis'le birlikte skor üretmede sıkıntı yaşamamaları lazım.

    yalnız birkaç mühim oyuncuyu sattılar bu yaz. jankto'yu 15'e sampdoria'ya verdiler ki geçen sezon fevkalade oynuyor, atıp attırıyordu kendisi. bir diğer büyük satışlarını napoli'ye yaptılar. kalecileri meret'i 22 milyona napoli'ye kaptırdılar ama maalesef gider gitmez sakatlandı o çocuk da. benim çok beğendiğim ve ümitvar olduğum sağ bekleri widmer, sakatlıklarla geçen sezonun ardından basel'e satıldı. ali adnan'ı da atalanta kiraladı. fakat tekrar etmekte fayda var ki janko ve widmer ucuza gittiler. hele ki jankto... sampdoria-udinese arasında değişik değişik işler dönüyor zaten. enayi pozzo'lar.

    udinese'nin görüldüğü üzere dikkat celbedici bir kadrosu var*. hatta transfermarkt verilerine göre bizden daha değerliler: 105 milyon avro. eğer hoca konusunda da bu sefer talihleri yaver giderse belki 7.'liğe bile oynayabilirler ama udinese bu, sağı solu belli olmaz.

    --------de paul - lasagna - pussetto------------

    --------barak - mandragora - fofana------------

    ---samir - troost-ekong - nuytinck - larsen----

    ----------------------scuffet-----------------------

    cagliari

    sonunda eli ayağı düzgün sayılabilecek bir kadro kurdular ama takımın başına da rolando maran'ı getirdiler. ilginç tercih vesselam.

    geçen sezon kiralık olarak ellerinde bulunan pavoletti'nin bonservisini 10 milyon avroya alarak transfere başladılar ki artık yirmili yaşları yavaştan bitirdiği düşünülünce ve italyan santrforların otuzdan sonra coştuğu hesaba katılınca... velhasıl iyi bir santrforları var. yanına da juve'nin ırgat gençlerinden cerri'yi kiraladılar. orta sahaya chievo'dan castro geldi ki barella'yı daha da sivriltir bu hamle. barella demişken ne büyük bir yetenek ve potansiyel var bu çocukta, aşk olsun. inter, yaz boyu vidal-modriç gibi otuzlukların peşinde koşacağına neden bu çocuğa çökmedi anlayamıyorum.

    defansa liverpool'dan 32'lik klavan ve 36'lık srna geldi. evet, darijo srna. parma'nın bruno alves transferine diss atmış oldular böylece. bir de emekli olan 38'lik cossu'dan sonra takımın yaş ortalaması çok düşmüştü, onu tekrar hak ettiği seviyeye getirmek istemiş olabilirler.

    joao pedro'nun eylül ortasına kadar dopingten cezalı olduğunu ve milli takıma da seçilen kalecileri cragno'nun takip edilesi olduğunu söyleyerek bölümü noktalıyorum.

    --------------------pavolotti - sau----------------------

    ----------------------joão pedro------------------------

    -------------barella - cigarani - castro-----------------

    ----------padoin - ceppitelli - romagna - srna--------

    ------------------------cragno---------------------------

    bologna

    küme düşmesi bile sürpriz olmayacak derecede zayıf ve dar kadroya sahip bir takım bologna. üstelik en önemli oyuncuları olan verdi'yi kaybettiler. donadoni'den sonra takımın başına getirilen pippo inzaghi'nin işi kolay olmayacak.

    geçen sezon geriye gitmesiyle beni hafiften hayal kırıklığına uğratan falcinelli'yi 10 milyon avroya sassuolo'dan satın aldılar. yanına da santander deyu bir santrfor daha getirdiler. ellerinde daha destro da var. forvette sıkıntıları yok yani. orta sahaya gelince bu bölge sıkıntılı. niteliksizlik değil de niceliksizlik var. niteliksizlik de var aslında, yaratıcılık konusunda özellikle. takımın en yaratıcı orta saha oyuncusu dzemaili. elinden geleni yapıyor adam ama sonuçta dzemaili işte. orta sahada taş gibi bir adam var bologna'da: donsah. lakin o da ağır sakatlık geçirdi ve dönüşü belirsiz. geçen sezon milan'dan aldıkları poli de çok iyi oyuncudur bu arada.

    kalecileri mirante'yi roma'ya yollayıp roma'dan skorupski'yi aldılar. 5 milyon avro zarara girdiler ama mirante 35, skorupski 27 yaşında. monchi'nin bu yaz yaptıklarını detaylı incelemek gerek aslında, akıl alır gibi değil bazı hamleleri.

    verdi'den sonra pozisyon bulmada ve duran toplarda çok sıkıntı çekecekler. takımın iyi bir ofansif orta saha oyuncusu yok. kaliteli kanat oyuncuları da yok. (di francesco'yu sattılar.) sakatlıklardan çok çeken, juve'den kiralık orsolini var ama pippo, onu orta saha oyuncusuna evirmeye çalışıyormuş. bilhassa büyük maçlarda otobüsü çekeceklerdir. (inter maçında 5'li defans oynadılar mesela.) kaderleri falcinelli'nin ve skorupski'nin formuna bağlı. yine de düşmezler herhalde.

    --------santander (destro) - falcinelli----

    -------------------džemaili----------------

    -------dijks - poli - pulgar - mattiello---

    -------de maio - helander - gonzález---

    -----------------skorupski----------------

    genoa

    vasati bir hocanın yönettiği vasati bir kadro daha. üstelik babalar gibi üç adamını da gönderdi. kalecileri perin'i juve satın aldı, laxalt'ı transferin bitmesine az bir süre kala milan kaptı, kiralık bertolacci ise laxalt'la birlikte milan'a döndü.

    gelen paralarla geçen sezon kiralık oynayan lapadula'nın bonservisini aldılar, juve'nin yeni satın aldığı ve amerika turunda da çok iyi performans sergileyen favilli'yi kiraladılar, inter'in yol geçen hanı olan altyapısından bir gencoyu kadrolarına kattılar ve bunların üstüne dikkat çekici bir isim daha geldi: piatek. kendisi, serie a takımlarının son zamanlardaki gözdesi olan polonya'dan. derken asıl bombayı unutuyordum. criscito yine, yeni, yeniden genoa'da... süleyman demirel gibi adam valla.

    genoa, geçen sene kendi dengindeki takımlara göre daha iyi savunma yapıyordu. criscito ve yukarıda saymadığım, porto'dan kiralık gelen lisandro lopez'le daha alternatifli bir defansif hatları var -gerçi izzo gitti ama olsun koray günter'i aldılar- ama dün sassuolo'dan 5 yediler. (2 eylül sassuolo genoa maçı)

    -----------------piatek - lapadula (favilli)-----------

    ---------------------------pandev--------------------

    ---criscito - romulo (sandro) - hilijemak - lazovic-

    -------------biraschi - lopez - zukanovic------------

    ------------------------marchetti---------------------

    torino

    mazzari takımın başına geldiğinde bu kadar iyi gidebileceğini düşünmemiştim ama torino'nun kadrosu şu yukarıdaki takımların hiçbirinde yok, o da bir gerçek. adamların forvet hattı belotti-zaza'dan oluşuyor, dile kolay.

    zaza'yı 2 milyon avroya kiraladılar, seneye 12'ye satın alabilecekler. valencia'da da iyiydi halbuki. neden bıraktılar anlamadım. belotti'yle birlikte üst düzey bir ikili oldular. belotti geçen sezonu sakatlıklarla geçirmişti, yavaştan ritmini buluyor. monaco'dan 10 milyona aldıkları meite çok iyi, hele hele acquah'tan sonra. inter'e attığı golde yeteneğini sergiledi. villareal'den soriano kiralandı, form tutturabilirse çok faideli olur. takımın yaratıcılık yükünü çeken ise falque. geçen sezon bıraktığı yerden devam ediyor. şutları, ortaları, çalımları hep ölümcül. zaten boş adam olsa genç yaşta real-barça-juve altyapılarında gezdirmezlerdi. ljajic'i kiralık yollamaları da biraz bu sebepten. falque varken ljajic'e ilk 11'de yer yoktu. kiralayarak maaşından yırttılar. sol bekleri berreca'yı monaco'ya sattılar, muhakkak eksikliği hissedilecek. defansta asıl dikkat çeken isim ise nkoulou, gerçekten iyi oynuyor. üçlü oynayacakları için stoperde bir noksanlık var aslında. lyanco sakatlıktan bir dönebilse iyiydi. oraya da nantes'dan djidji'yi kiraladılar. hayır, random gülme efekti yapmıyorum, adamın adı bu: djidji. orta saha zaten sağlam: rincon, baselli, soriano, meite... o değil de bir berenguer vardı, ne oldu o çocuğa?

    -----------------------belotti - zaza------------------

    ---------------------------falque---------------------

    ---ansaldi - rincon (meïte) - baselli (soriano) - de silvestri

    -----------------djidji - nkoulou - izzo

    -------------------------sirigu-------------------------

    sampdoria

    parmak ısırtacak çeşitlilikte ve yetenekte hücumculara sahip bir takım sampdoria. gaston ramirez, saponara, caprari, defrel, kownacki, quagliarella. hatta jankto'yu da ramirez ve saponara'yla birlikte trequartista listesine ekleyebiliriz.

    çok aktif bir transfer sezonu geçirdiler. keşke gitmeseydi ama iyi para kazandılar, torreira'yı arsenal'e 30 milyona sattılar. gelen parayla orta sahayı güçlendirmeye çalıştılar çünkü torreira "boyu değil işlevi..." babından yahşi bir adamdı. bence iyi oyuncular da aldılar. jankto'dan udinese bölümünde bahsetmiştim, çok iyi ve daha da iyi olabilecek bir oyuncu. keza hamburg'tan gelen ekdal da takımın defansif orta saha ihtiyacına merhem olabilir. aslında west ham'da çürüyüp giden eski oyuncuları obiang'ı getirmeye çalıştılar orta sahaya, o da çok istedi geri dönmeyi, ama kavuşamadılar. yine de ligin en iyi ve en potansiyelli orta sahalarından birine sahipler. önceden yazdıklarımı tekrar etmeyeyim şimdi.

    üç kilit adam kiralandı: forvete defrel (satın alma opsiyonlu), defansa tonelli (25 maç oynarsa satın almak zorundalar), kaleye juve'nin gençlerinden audero. defrel, sassuolo'dayken hayvan gibi adamdı; geçen sezon cengiz, sakatlıklar derken roma'da oynayamadı. dün ise napoli'yi parçaladı: 2 eylül sampdoria napoli maçı. tonelli de napoli'de koulibally-albiol ikilisi varken paslanıp gidiyordu, sampdoria'da banko oynar. faullerini sevdiğimin viviano'sunun benfica'ya gitmesiyle kaleye de audero kiralandı.

    son olarak quagliarella. övmekten ben yoruldum ama adam oynuyor işte. şarap gibi herif. napoli'ye attığı golden çok hemşehrilerini kırmamak adına o gole sevinmeyişi daha şıktı benim için. kral.

    (en önemli konuyu unutmuşum. sportif direktör koltuğuna sabatini'yi getirdiler. çok sıkı takipteyim yani.)

    -----------------quagliarella - defrel---------------

    -----------------------ramírez----------------------

    -------------jankto - linetty - praet----------------

    ----murru - tonelli- andersen - bereszynski-------

    ----------------------audero-------------------------

    sassuolo

    de zerbi acayip bir top oynatıyor. benevento faciası yaşanırken takımın başında o vardı ve kariyerinde bir leke olarak kalacak geçen sezon ama o benevento kadrosunu guardiola da gelse ancelotti de gelse ıslah edip serie a'da bırakamazdı.

    giden as oyuncular ve yerlerine gelenler derken takım şu an tam olarak oturabilmiş değil ama genç hocanın takımı arada öyle sekanslar* sergiliyor ki "sarri misin ben mübarek" çektiriyor insana. kazandıkları inter maçından bir kuple (penaltı uyduruk bu arada):

    https://twitter.com/.../1031580157423898625

    onca ortodoks zihniyetli hocanın arasında de zerbi'yi görmek sevindirici. hele de sassuolo'da.

    takıma gelince iki büyük kayıp var: acerbi ve politano. birisi defansta, öteki hücumda takımın her şeyiydi geçen sezon. acerbi'nin boşluğunu doldurmak için barça'dan marlon'u, juve'den magnani'yi satın aldılar. ikisi de genç ve yetenekli çocuklar ama acerbi'nin geriden oyun kurma gibi ekstra meziyetleri de vardı. üstüne üstlük bir diğer partnerleri olan lemos da 22 yaşında. özellikle duran toplarda çok sıkıntı yaşayacaklardır, yaşıyorlar da zaten. politano'ya gelince berardi'nin sakatlığı ve dönüşündeki formsuzluğunda takımın skor yükünü tek başına çeken bir oyuncuydu. şu an inter'de de banko oynuyor. yalnız gidişi berardi'ye yaramış sanki. sonunda o parladığı sezondaki gibi oynamaya başlamış gördüğüm kadarıyla. ben kendisini çok severim zaten. de zerbi gibi bir nimeti bulmuşken umarım bu fırsatı değerlendirir.

    ocakta kiraladıkları babacar'ı satın alarak iyi iş yaptılar. takımın bir diğer santrforu ise ilginç şekilde prince boateng. normalde ve genelde orta sahada oynayan boateng'i bazen santrforda oynatıyor de zerbi. o da gollerini sıralıyor. yeteneğine diyecek hiçbir şey yok zaten ama arıza herifin tekidir. bozmasa bari... hücumdaki diğer bir önemli isim ise bologna'dan gelen di francesco.

    bu arada locatelli'ye de değinmek gerek. yazın milan'la hazırlık maçlarında da çok iyiydi, sassuolo'da da çok iyi. bu milan vallah eğitilmezdir. biglia'yla, montolivo'yla cırmalayıp dursunlar şimdi.

    ------------di francesco - boateng (babacar) - berardi-----------

    --------------------duncan - locatelli - sensi-----------------------

    --------------rogério - ferrari - lemos (marlon) - lirola---------

    --------------------------consigli-----------------------------------

    atalanta

    iki sezondur dokunduğunu altın eden gasperini birkaç hafta önce yönetimin alım-satım politikalarına ayar olmuş olacak ki "üzücü bir transfer sezonu geçirdik. genç, tecrübesiz oyuncular takıma katıldı. bu takım birden fazla kulvarda yarışamaz. eğer yönetim önceki sezonlarda yaşanan başarıların tekrarını istiyorsa başka bir hoca bulmalı." diyerek atarını yapmıştı. ve maalesef ki kopenhag'a elenerek uefa ligi'nden oldular. iki maçta da ezim ezim ezdiler rakiplerini, karşı kaleyi şut yağmuruna tuttular ama namussuz top girmeyince girmiyor işte. sonunda da penaltılarla elendiler.

    takımın geçen sezonki yıldızı cristante, roma'ya satıldı. şimdilik yokları oynuyor orada ama alışacaktır. iki sezondur takımın emniyet supabı olan caldara, spinazzola'yla birlikte juve'ye döndü. (gerçi juve caldara'yla bonucci'yi sonradan takas etti.) bu elemanların üçü de as oyuncuydu. yerleri dolduruldu mu şimdilik muamma. şaşırtıcı bir şekilde petagna, spal'a kiralandı ama yerine de zapata alındı. üstelik geçen sezon oynamaya başlayan ve ileride büyük adam olacağı aşikar barrow da var forvet rotasyonunda. cornellius ise malum.

    inter'in ffp'den yırtmak amacıyla saçıp savurduğu gençlerinden iki tanesini kaptılar. bettella'yı caldara gibi parlatabilir gasperini. chelsea'den pasalic kiralandı. iki sezon önce de milan kiralamış, iyi de verim almıştı. gasperini de bolca oynatıyor. ilicic'in sakatlığından ötürü zenit'ten rigoni kiralandı, keşke satın alınsaydı, çok iyi oynuyor. spinazzola'nın boşluğunu doldurmak için de yakinen tanıdığımız ali adnan'ı kiraladılar. tabii bunca kiralık oyuncu olması da başka bir handikap.

    geçen sezondan bir fark daha, gasperini, kaleyi aston villa'dan aldıkları gollini'ye teslim ediyor. toloi, stoperde geçen seneden bıraktığı gibi mükemmel bir şekilde devam ediyor ama caldara sonrası onun omuzlarına binen yük de artacaktır. atalanta'yla ilgili sezon içinde de bolca yazarım ama sezon biraz can sıkıcı başladı maalesef. yine de lig ortalamasının çok üzerinde bir kadroları var.

    -----------------zapata (barrow)--------------

    -----(pasalic) gomez - ilicic (rigoni)---------

    --ali adnan - de roon - freuler - hateboer--

    ----------masiello - toloi - palomino-----------

    ---------------------gollini----------------------

    fiorentina

    geldik serie a'nın en potansiyelli kadrosuna. 24 yılla serie a'nın en genç yaş ortalamasına sahipler. kadro değeri olarak ise 6 büyüğün hemen arkasından geliyorlar. della valle'lerin iki sene önce kadroyu sil baştan yapmalarına herkes kuşkuyla yaklaşmıştı ama aşılar tuttu. pioli hocayı severim ben zaten. çok mu başarılıdır, hayır ama oyunculara karşı yaklaşımı olsun, vakur duruşu olsun, zamparini yavşağından çektikleri olsun güzel adam.

    kalelerini bahtı açık, taptazecik bir kaleciye teslim ettiler bu sezon: alban lafont. sportiello'dan sonra başka bir seviye tabii. önünde astori sonrası hem defansın hem de takımın liderliğini yapan kaptan pezzella var ki bir sene içinde muhteşem sivrildi takımda. pescara'dan transfer edilen sol bek biraghi, milli takım daveti aldı bile. sağ bekte gaspar'ın da ayrılmasıyla eksiklik var. hoca orada stoper orijinli milenkovic'i oynatıyor. dikkat edilesi bir yetenek.

    orta sahadan badelj'i kaybettiler ki yerini doldurmaları kolay olmayacak. pioli orada west ham'dan kiralık gelen fernandez'i oynattı ama yakında veretout'ya döner. yanındaysa benassi ve roma'dan kiraladıkları, sabatini'nin yadigarlarından gerson oynuyor. roma'da doğru dürüst oynayamayan çocuk, lig başladığından beri döktürüyor fiorentina'da. ayrıca kanatta da oynayabiliyor ama kanat oyuncusu konusunda hiçbir sıkıntısı olmayan bir takım fiorentina. bir kere son yılların en önemli italyan yeteneği olan chiesa ellerinde. sonra eysseric var, büyük bir iş başararak juve'den satın alma opsiyonuyla kiralanan pjaca var, everton'dan kiralanan mirallas var.

    forvette simeone var bilindiği üzere. yıpratıcılığına, pozisyona girişine, pres gücüne laf yok ama bitiriciliğini biraz daha ilerletmesi gerek. yedeği ise geçen sezon acayip performans sergileyen 35'lik thereau. ki kendisi mirallas'la birlikte kadroda yer alan 30 yaş üstü iki oyuncudan biri.

    hülasa fiorentina'nın kadro genişliği konusunda bir sıkıntısı yok. büyükleri bir kenara bırakıyorum, fiorentina'yı ve birkaç takımı daha (sampdoria, atalanta, torino) diğerlerinden ayıran en büyük fark kadro genişliği konusu zaten. o yüzden geçen sezonlarda atalanta'nın başarılarını tekrarlayabilecek kuvvet, fiorentina'da çokça var.

    ----------------------eysseric - simeone - chiesa-------------------

    ----------------------gerson - veretout - benassi--------------------

    ---------------biraghi - vitor hugo - pezzella - milenkovic----------

    ----------------------------------lafont--------------------------------

    *****

    geriye kalan altı büyüğü zaten yazdım, sezon içinde de sık sık yazıyorum. onun için entry'yi burada bitiriyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın